“Bektaşi Dervişi, Şaban ayının son günü bir dergaha uğramış. Şeyhle görüşmek istediğini söylemiş. Görevliler, onu şeyhin huzuruna çıkarmışlar. Bir süre sohbet ettikten sonra, söz Ramazan’a gelmiş.
Bektaşi Dervişi, Şeyhe sormuş:
- Hocam Ramazan ne gün giriyor?
Şeyh Efendi açıklamış:
- Yarın Ramazan ayının biri!...
Derviş:
- Hocam, ben onu unuturum. Sen onu küçük bir kâğıda yazıver!.. demiş.
Şeyh yazış:
- Yarın Ramazan ayının biri!
Derviş kâğıdı almış, dergâhtan ayrılmış.
Ertesi gün Ramazan girmiş. Herkes oruç tutmaya başlamış. Derviş hiç oralı değilmiş. Gündüz vakti çarşıda sigarasını tüttürüyormuş.
Esnaftan biri uyarmış:
- Baba erenler bugün Ramazan. Herkes oruç tutuyor. Sen oruçlu değil misin? Niçin sigara içiyorsun!
Derviş, itiraz etmiş;
- Hayır. Yarın Ramazan. Bu gün değil.
Çevredekiler de bugün Ramazan deyince Derviş. Cebindeki notu çıkarmış:
- Bakın bakalım, burada ne yazıyor? Siz Şeyh Efendiden iyi mi bileceksiniz?..
Bakmışlar: “Yarın Ramazan ayının biri!” yazıyor.
Derviş, bu notu Ramazan boyunca yanından ayırmamış. Ramazan uyarısı yapanlara göstermiş!..”
Derviş, zamanımızda yaşasaydı kimseye elindeki notla meram anlatmaya gerek kalmayacaktı!..
“Midemde gastrit var!” dese yeterdi!!!
Allah kimsenin sağlığını elinden almasın!
Oruç tutmak isteyenlere rahatça tutma imkânı versin efendim...
Müslümanların, yalnız Allah rızasını gözeterek yaptıkları ibadetlerini kabul etsin!