Bugün 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin 33. Günü. Yani, hainlerin darbe girişiminin üzerinden 32 gün geçti. Hainlerin hala bertaraf edilmesiyle uğraşılırken, geçen zaman zarfında Türkiye genelinde adeta Feto’cu avı yapılıyor.
Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada bir basın mensubu arkadaşımızın “Komşusunu ihbar etme” olayını yazdığı paylaşımından da anladığımız kadarı ile, Cumhurbaşkanının “tanıdıklarınızı ihbar edin” sözünün ardından, insanlar sevmedikleri veya aralarında husumet bulunan insanları da “Allah korkusu” olmaksızın şikayet etmeye başladılar. Emniyet güçlerimizi boşu boşuna meşgul eden bu densizler, anladığım kadarı ile şahsiyetten, onurdan ve Türk milletinin şerefli bir ferdi olmaktan uzak insanlardır. Bir kişinin durumunu tam manasıyla bilmiyorsan, sadece husumetten dolayı şikayet ediyorsan bunun vebalini nasıl ödemeyi düşünüyor, çok merak ediyorum.
15 Temmuz Darbe girişiminin ardından “Demokrasi nöbetleri adı altında” Çınar meydanında toplanan insanlara AKP şovu izlettirildi. Pilav, Ayran, Çay ve Simit ikramı ile AKP şovunu tam manasıyla yaptı. O meydanlarda ülkücüler hariç bütün kesimler vardı. 15 Temmuz darbe girişimini sokaklara çıkarak önleyen ülkücüler, dantelli kefenlilerin meydanlara çıkmasıyla sessizce köşelerine çekildiler. Bu milletin sigortası olan Türk Milleti’nin ülkücü evlatları; görevlerini yapmanın huzuru, ama AKP’lilerin “sütten çıkmış ak kaşık” misali ortaya çıkarak “darbe girişimini önledik zihniyeti içerisinde” eğlenmeleri karşısında üzüldüler.
Ayrıca, 15 Temmuz akşamı insanlar darbe girişimi karşısında meydanlara doğru akarken, bankamatiklere, AVM’lere ve fırınlara kimin akın ettiğini Denizli halkı gayet yakından biliyor. O meydanlara çıkarak “Demokrasi havarisi” geçinen zihniyetin çoğunluğu o gece korku içerisinde arabalarına stoklama yapıyorlardı. Ve tabii, bu durumu yine kendilerine göre çarpıtarak, kendilerinden başkasının korktuklarını ima ettiler. Yemezler. 12 Eylül gibi bir darbenin çemberinden geçen ülkücüler bu ucuz ve bayat numarayı yemezler. Troller çok uğraştı ama bu gerçeği örtemediler ve sonunda susmak zorunda kaldılar.
Bunun yanında, darbe girişimine kadar FETO’cu olan bazı insanlar, biranda fırıldak gibi dönerek darbe karşıtı hal aldılar ve çınar meydanındaki şova katıldılar. Utanmaları, arlanmalı olmayan bu insanlar, sanki 15 Temmuz tarihine kadar savundukları cemaat yokmuş gibi, demokrasi havarisi oldular. Ve, o meydanlarda çok bağıran, şov yapan, insanların gözüne girmek için ulu orta gözüken insanların tamamı FETO’cu idi. Bu durumun bir takım Emniyet mensuplarının da gözünden kaçmadığını biliyorum.
Şimdi….
15 Temmuz tarihinden bu yana cadı avı gibi bir FETO’cu avı başladı. Bu cemaatin yuvalandığı pek çok kamu kurum ve kuruluşunda Cemaat ile yakından uzaktan alakası olmayan insanlar da açığa alındı. Bankalarından konut kredisi alan amca ile, 2002 yılında cemaatin çok başarılı olan okullarından mezun olan, 17-25 Aralık operasyonları ile bu cemaatin gerçek yüzünü görerek çalıştıkları kurumlarda, cemaatçılara karşı cephe alan pek çok insan da açığa alındı. Üstelik, ilimizdeki bazı kurum ve kuruluşlarda FETÖ’cü terör örgütünün içinde olan kişilerin, yanlarında çalışan uzman vs. gibi başarılı elemanları “Bu da FETO’cu” diyerek ihbar ettiği belirtiliyor. Doğruluk derecesini bilmememe rağmen, böyle bir olay varsa, ayıklanmalıdır.
Durum böyle olunca, ister istemez “Kurunun yanında yaş da yanmasın” kabilinden adli makamların çok dikkatli olması gerektiğini belirtmek isterim.
Bir zamanlar Türkiye genelinde bütün kesimlerin “Çok başarılı okulları var. Devlette bunlara destek veriyor” denilerek, çocuklarını maddi imkansızlara rağmen bu örgütün okullarına veren aileler, bugün çaresizlik içindedir. Çocuklarının fişlenmesinden, geleceklerinin kararmasından korkmaktadır.
Başbakan Binali Yıldırım’ın dediği gibi, 17-25 Aralık operasyonlarına kadar bunların içinde olan ve sonradan bunların gerçek yüzünü görerek cephe alan ve örgütten uzaklaşan gencecik çocuklar çok dikkatli bir şekilde ayıklanmalı ve görevlerine iade edilmelidir.
Aksi halde, suçsuz insanların ahını almak, kimseye bir şey kazandırmaz.