"Bizi çadırlara taşınmaya zorlamayın!"
Vatandaşlardan toplanan yardımlarla yapılan cami lojmanlarının Milli Emlak'a devredilmesi, imamların lojmanlara kira ödemesini ve lojmanlardan çıkarılmasını gündeme getirdi.
Türk Diyanet Vakıf-Sen Denizli Şube Başkanı Mehmet ÇOBAN, kamunun hiç bir katkısının bulunmadığı lojmanlardan kira alınacak olmasını haksız buldu.
Çoban; " Buralardan milli emlak müdürlüğünün kira bedeli isteyebilmesi için bu lojmanların kamu konutu özelliği taşıması, kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılması, satın alınması veya kiralama yoluyla temin edilip hizmete sunulması gerekmektedir." dedi.
Türk Diyanet Vakıf-Sen Denizli Şube Başkanı Mehmet ÇOBAN, "meslektaşlarımızı mağdur eden bu uygulaman vazgeçilmesini, meslektaşlarımızın bu mağduriyetten dolayı KONTEYNER veya ÇADIRLARA taşınmasını istemiyoruz" diyerek açıklamasını şöule sürdürdü:
"Her hangi bir ticari amaç ve gaye güdülmeden mahalle sakinleri, hayırsever, dernek ve vakıflar tarafından cami müştemilatlarına görev yaptıkları mahalle veya köy sakinlerine mesai mefhumu gözetmeksizin din hizmeti sunan cefakar ve vefakar din görevlisi meslektaşlarımızın ikamet etmesi amacıyla kamunun hiç bir katkısı olmadan inşa edilen cami lojmanlarından 6360 sayılı kanun uyarınca devir, tasfiye ve paylaştırma komisyonunca hazineye devredilen cami görevlileri lojmanlarından milli emlak, hazinenin geçmişe yönelik veya devamında meslektaşlarımızdan haksız bir şekilde kira talep etmesinden, hak ve hukuk gözetilmeden mağdur edilmek istenilmesinden dolayı meslektaşlarımız konteyner veya çadıra taşınmayı düşünmektedirler.
Zira bu lojmanlar din görevlilerinin gayretleri ve hayırseverlerin katkıları ile inşa edilmiştir. Bu lojmanlar yapılırken din görevlileri elleriyle taş, tuğla ve çimento çekmiş, işçiliğini, bizzat ırgatlığını yapmıştır.
Din görevlileri bugünkü oturmuş olduğu yapılan lojmanlara hazıra konarak oturmamıştır. Hayırseverlerle birlikte emek vererek, alınteri akıtarak çalışarak lojmanları yapmışlar ve oturmuşlardır. Hiç kimse hayırseverlerin, din görevlilerinin emeklerini yok sayamaz.
Meslektaşlarımızın oturmuş olduğu lojmanlar asla kar amacı, ticari kazanç fikri güdülmeden kamunun hiç bir katkısı olmadan yapılmıştır. Kamunun zerre miktarı hiç bir katkısı olmamıştır.
Buralardan milli emlak müdürlüğünün kira bedeli isteyebilmesi için bu lojmanların kamu konutu özelliği taşıması, kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılması, satın alınması veya kiralama yoluyla temin edilip hizmete sunulması gerekmektedir.
Ey hazine (Milli Emlak) yetkilileri kamunun hiç bir katkısı olmadan hayırseverlerin katkılarıyla bin bir zahmetle yapılan cami lojmanlarına göz dikip, meslektaşlarımızı mağdur etmeyin. Lütfen din görevlilerini huzursuz etmeyiniz.
Kira talep edilen cami lojmanları bu özelliklerin hiç birini taşımamakta, sadece din görevlilerinin ikamet etmesi amacıyla kamu katkısı olmadan hayırseverler tarafından yaptırılmış konutlardır.
Bu sebeple ülkemiz genelinde bu vasıflarda bulunan, din görevlisi meslektaşlarımızın ikamet ettiği lojmanlardan milli emlak müdürlüğü veya belediyelerimizin meslektaşlarımızdan ücret talep etmemesini, konu ile ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı Hukuk Müşavirliğinin görüşlerinin de dikkate alınarak meslektaşlarımızı mağdur eden bu uygulaman vazgeçilmesini, meslektaşlarımızın bu mağduriyetten dolayı KONTEYNER veya ÇADIRLARA taşınmasını istemiyoruz.
Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak bu konunun, meslektaşlarımızın tüm sorunlarının sonuna kadar takipçisiyiz. sendika olarak biz meslektaşlarımızı hiç bir zaman darda, zorda koymayız. üzerimize düşen görevimizi laylıkıyla yapmaya çalışırız, yapmaya devam edeceğiz.
Meslektaşlarımızın det, sorun ve sıkıntısı bizim derdimiz, sıkıntı ve sorunumuzdur. Takip etmekte boynumuzun borcudur." diye konuştu.