GÜN DİYARBAKIR ANALARININ GÜNÜDÜR!
Vatan Partisi Öncü Kadın Denizli İl Başkanı Elif Çobanoğlu 8 Mart Emekçi Kadınlar Gününü kutladı. Çobanoğlu yaptığı yazılı açıklamada 'Türk Kadın Hareketi Atatürk'ün yolundan ayrılmaz. Kendi özgürlüğünü Vatanın bağımsızlığından ayrı düşünemez' dedi.
Dünya kadınlarının eşitlik ve özgürlük mücadelesi iki döneme ayrılabileceğini belirten Vatan Partisi Öncü Kadın İl Başkanı Elif Çobanoğlu,” bu dönemler, yasalar önünde erkeklerle eşitliğinin hedeflendiği somut talepler ve kazanımlarla belirginleşen, özellikle Avrupa’da oy hakkı talebiyle kitleselleşen birinci dönem ve yasalarla sağlanan eşitliğin hayatın her alanında uygulanabilmesi için toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sorgulandığı ikinci dönemdir. Ancak Türkiye’de kadın hareketi; meşrutiyetlerle, 1. Dünya savaşı ile başlayan Ulusal Kurtuluş Savaşımızla ve Cumhuriyet Devrimi ile iç içe geçmiştir” dedi.
Çobanoğlu şunları söyledi; “Cephede savaşan, cephe gerisinde çalışan, mitingler düzenleyen, kürsülere çıkan, dernekler kuran, dergiler çıkaran Türk kadını kendi kurtuluşunu ulusun kurtuluşu ile birleştirmiş ve geleceğini ellerine almıştır. M. Kemal Atatürk önderliğindeki Türk devrimi de kadın sorununa yaklaşımı ve gericiliği ezme kararlılığıyla dünya çapında eşsiz bir örnek yaratmıştır.
Cumhuriyet yeni bir toplum ve yeni bir insan modeli inşa etmiştir. O toplum; kadını yerlerde sürünmekten kurtaran, kadınıyla erkeğiyle birlikte gelişen, üreten, çağdaşlaşan bir toplumdur. Kurtuluş istikametinin tamamlanması için bizlere emanet edilen program ise Türk Devriminin; cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik ve devrimcilik programı olmuştur.
1950’lerde başlayan bozulma 1980 sonrasında küresel emperyalist bir saldırı haline gelmiş, Atatürk Devrimlerinden adım adım uzaklaşılmıştır. Kadın hareketi bundan etkilenerek rotasını şaşırmış, neoliberalizmin ideolojik tahakkümü altına girmeye başlamıştır.
Tam bağımsızlıkçılık öcüleştirilmiş, milli devlet düşmanlığı pompalanmış, kimlikçilik kutsanmış, özgürlükler ters yüz edilerek ortaçağ ilişkileri hortlatılmış, üretim önemsizleştirilerek çürümeye zemin hazırlanmış, erkek baş düşman ilan edilmiş, yabancılaşma boy göstermiştir. Devrimci program ve neoliberal program savaşmıştır.
GÜN DİYARBAKIR ANALARININ GÜNÜDÜR!
Biz kadın mücadelesini erkek düşmanlığı, cinsellik ve çıplaklık olarak anlayan emperyalist anlayışlardan uzak duruyoruz. Biz terörist sırf kadındır diye onu desteklemiyoruz. Biz sırtını PKK/YPG’ye dayadık diyenler sırf kadındır diye kadıncılık oynamıyoruz. Biz devlete katil, polis ve yargıçlara tecavüzcü diyen “Las Tetis” dansçılığını kadın hareketine saygısızlık olarak görüyoruz.
Gün Evlat Nöbeti tutan ve teröre karşı büyük mücadele yürüten Diyarbakır analarının günüdür. Gün emperyalizmin bize dayattığı sözüm ona mücadele değil, Atatürk’ün yolunda tam bağımsız Türkiye’yi kurma günüdür. Gün Şeyh Sait- Seyit Rıza gericiliği ile kol kola girme günü değil, tarikat ve cemaatlerin kökünü kazıma günüdür.
Atatürk Devriminin yol göstericiliğinde buluşan tüm kadınlarımızı saygıyla selamlıyor, 8 Mart Emekçi kadınlar Günümüz kutlu olsun diyorum.”