"UMUT TACİRLİĞİNİ BIRAKIN, SENDİKACILIK  YAPIN"

TAKİP ET

Türk Diyanet Vakıf Sen Denizli Şube Başkanı  Mehmet ÇOBAN, Diyanet'te sözleşmeli personel istemediklerini, çalıştırılmak istenen personelin kadrolu olarak görevlendirilmesini istediklerini söyledi.

Diyanet-Sen’in kurum çalışanlarının umutlarıyla oynadığını da belirten Türk Diyanet Vakıf Sen Denizli Şube Başkanı  Mehmet ÇOBAN, “ Diyanet-Sen sözleşmeli personel üzerinden prim yapmaya çalışmaktadır. Çalışanların duygularını sömürerek, mavi boncuk dağıtarak sendikacılık bize yakışmaz. Biz insanları sömürerek sendikacılığı benimseyen bir Sendika değiliz. Sözleşmeli personel çalıştırmaya karşıyız. Personelin kadrolu çalıştırılması taraftarıyız.” Dedi.

Türk Diyanet Vakıf Sen Denizli Şube Başkanı  Mehmet ÇOBAN, konuyla ilgili yaptığı açıklamasında şunları söyledi:

“Kurumumuz Diyanet İşleri Başkanlığında 09.08.2018 tarihinden önce göreve başlamış sözleşmeli bir meslektaşımız ferdi olarak kadroya geçmesi için dava açmış, davayı kazanmıştır.

Davanın istinaf mahkemesi süreci devam etmektedir. İstinaf mahkemesi bölümü de olumlu sonuçlanırsa, kurum kararı Danıştay'a götürmez ise meslektaşımız kadroya geçecektir. Kurum  kararı Danıştay'a götürürse  kararın akibeti danıştay'ın vereceği karara göre şekillenecektir. Elbette canı gönülden temennimiz dava açan kıymetli meslektaşımızın mahkemenin vereceği kararla kadroya geçmesidir.
 
Sendikacılığın gür ve özgür sesi olan Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak kurumumuz Diyanet İşleri Başkanlığında 3+1, 4+1 v.s tabi sözleşmeli personel çalıştırılmasını istemiyoruz.
Başkanlığımız teşkilatında istihdam edilen tüm personelin kadrolu çalıştırılmasını, meslektaşlarımıza bir an önce kadro verilmesini istiyoruz. Dün. bugün, yarın ve sonuç alasıya kadar bu konuda mücadelemiz devam edecektir.
 
Ferdi olarak dava açan, Diyanet-Sen in müdahil  olmadigi bir meslektaşımızın mahkeme kararını sayfasında paylaşan, üyelerine mesaj atan ey yetkili sendika bu olayın acaba siz neresindesiniz. Davayı kazanan üyeniz mi, yoksa davayı sendika olarak siz mi açtınız. Öncelikle bunu bir bilelim. Bu konuyu doğru bir şekilde kamuoyu ile paylaşmanız, duygularını sömüre sömüre duygularını bitirdiğiniz sözleşmeli meslektaşlarımıza açıklamalı ve izah etmelisiniz. Bu sizin boynunuzun borcudur. İlkeli ve omurgalı sendikacılığın gereğidir. Gereğini yapmakta size düşer.
 
Öyle  değerli bir meslektaşımızın mahkeme kararını Wep sitenizde paylaşmakla, üyelere mesaj atmakla sendikacılık  yapılmaz. Bunu bilesiniz. O devir bitmiş ve kapanmıştır. Mesaj sendikacılığı, Biz Reisin (Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN) sendikasıyız,siyasilerle iki üç poz vermekle, bunu haber yaptırmakla sendikacılık olmaz, olamaz.

Artık bunlar sökmez ve demode olmuştur. Sendikacılık ilkeli,omurgalı bir şekilde mücadele, bilgi, emek ve alınteri ile yapılır. Lütfen sözleşmeli ve diğer Diyanet ve Vakıf çalışanlarının aklıyla alay etmeyin, duygularını sömürmeyin. Zaten meslektaşlarımızın duygularını sömüre sömüre neredeyse  duygusuz bırakacaksınız.

Mesaj ve klavye sendikacılığını bırakın lütfen.Bizim gibi bilginiz, birikim ve mücadele azminizle çıkıp alanlarda, meydanlarda sendikacılık yapınız.
 
Biz Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak ilkelerimizden zerre kadar hiç bir taviz vermeden kadrolu, sözleşmeli, vekil ve geçici tüm personele hizmet edeceğimizi buradan açık ve aleni kamuoyuna taahhüt ediyoruz.
Duygu sömürüsü yapmıyoruz adam gibi sendikacılık yapıyoruz.
Biz sözümüzün eriyiz, sözlerimizin sonuna kadar arkasındayız.”
 
 
            
 

türk diyanet vakıf sen denizli Şube başkanı  mehmet Çoban denizli denizlimuhabir denizli haberleri