Bazı arkadaşlar bilhassa Suriyeli göçmenler çoğalıyor diyor. Ülkemizin nüfus yapısını Türkler aleyhine bozacaklar diye endişeliler.
İstiyorlarki Suriyeli ve diğer göçmenlerin ülkeden çıkarılmasın.
Haklarıda var.
İnsanlığı yardım severlerliği zorda kalana yardımı falan bir kenara bırakalım ve çıkaralım.
Problem çözülecekmi?
Hayır.
Problem onlarda değil bizde.
Aile yapımıza sahip çıkmadık ve aile yapımızı yıktık.
Bir toplumun sıhhatli olması için aile yapısının sıhhatli olması lazım.
Bir toplumun yani bir milletin sıhhat ve güven içinde varlığını sürdürebilmesi için belli bir üreme çokluğu içinde olması gerekir.
Maalesef biz o üreme düzeyini kaybettik.
Karı koca yani iki kişi artık bir veya bilemedin iki çocuk yapıyor. Bu sayılar bir toplumun nüfusunun aynı düzeyde kalmasına bile yetmez.
Siz yeterli çoğalmayı yapmazsanız diğer toplumlardan geride kalırsınız.
O zamanda sizden daha çok çoğalan toplumlar sizin ülkenizde olmasalar bile ülkenize göz dikerler.
Biriyle başa çıksanız bile ikincisi üçüncüsü ülkenizi elinizden alırlar.
Etrafımıza baktığımızda olay anlaşılır.
İran bizden nüfus olarak çok gerideydi. Şimdi bizi geçti ve bize kafa tutuyor. Yarın Irak ve Suriye bize yaklaşacaklar. İçimizdeki kürtlerin otuz sene önceki oranlarına bakınız birde şimdiki oranlarına.
Asıl mesele göçmenler değil.
Asıl mesele bizim tenbelliğimiz ve haketmediğimiz halde lüks düşkünlüğümüz.
Biz çocuk yetiştirmeyi beş altı çocuğa harcayacağımızı bir çocuğa harcamak zannediyoruz.
Biz çocuğu ev hayvanlarıyla eş değerde görüyoruz. Çocuğu nefsimizi tatmin için yapıyoruz. Nefsimiz tatmin olduysa gerisi önemli olmuyor.
Onları yetiştirmiyor besliyoruz.
Göçmen meselesinde olduğu gibi her konuda ben odaklı bakıyoruz.
İşte o ben de yakında başımızı yiyebilir.