Millet ve milliyetçilik nedir anlayabilmek için önce doğaya bakmak lazım. Doğa haşin acımasız kendi kurallarını hiç taviz vermeden uygulayan tavizsiz ve çok güçlü bir varlık.
İnsan ise doğaya göre güçsüz. Yalnız başetmesi mümkün değil. Bunun için bazı canlılar gibi hatta bitkiler gibi birlikte hareket etmesi lazım. Birlikte hareket ettiğinde yaşıyabiliyor ve güvende oluyor. Karnını doyurması barınması ısınması vs. daha kolay. Bu birlikteliğin oluşması ve devamı için bazı kurallar gerekli. Bu kuralları kabul etmek ve uymak lazım. Bu kuralları bozmamak lazım. Bu kuralların bozulmasına müsade etmemek lazım.
İşte bu birlikte yaşamayı kabul ve birlikte yaşamayı düzenleyen kurallara kendilinden uymaya, içinde bulunduğun toplumu ve bu toplumun kurallarını sevmeye ve uygun davranmaya milliyetçilik deniyor.
Doğadan sonra birde diğer insanlara bakmak lazım. Diğer insanların oluşturduğu topluluklara bakmak lazım. Doğada her canlı kendi varlığının devamını diğer canlıların yok oluşunda görüyor. Dolayısıyla insan topluluklarıda kendi varlıklarının devamını diğer insan topluluklarının yok oluşlarııyla sağlamaya çalışıyor.
Sizin içinde bulunduğunuz toplumu diğer toplumlara karşı savunmanız, içinde bulunduğunuz toplumun gelişip güçlenmesi için çalışmanız da MİLLİYETÇİLİK oluyor.
Milliyetçilik bir fantazi değil bir siyasi görüş değil bir tolumun olmazsa olmazıdır.Doğa kadar insan kadar bitki kadar gerçektir.
Nasıl ve ne düşünceye sahip olunursa olunsun bir toplumun içinde yaşayan herkes o toplumun milliyetçisi olmak zorunda ve görevindedir.