Sokakta komşu çocuklarıyla oynayan bir çocuk, her kavgada diğer çocuklardan dayak yiyormuş. Diğer çocuklar birlik olup o yalnız çocuğu dövdüklerinde, dayak yiyen çocok:
- Ah arkam, ah arkam!.. diyerek dertleniyormuş.
Onu döven çocuklar bu yakınmadan bir şey anlamıyormuş. Bir gün yine dövmüşler. Ama hiç sırtına vurmamışlar. Yüzüne, dizine, karnına vurmuşlar. Dayak yiyen yalnız çocuk, yine aynı sözlerle halinden yakınmış:
- Ah arkam, ah arkam!..
Merakla sormuşlar:
- Yahu bugün biz senin sırtına, arkana bir kere bile vurmadık ama sen yine “Ah arkam ah arkam!” diye hayıflanarak söylendin. Hiç arkana vurmadığımız halde niçin “ah arkam” diye söyleniyorsun?
Sürekli dayak yiyen yalnız çocuk açıklamış:
- Benim kardeşim yok, yakın akrabam yok, samimi arkadaşım yok. Ben yalnız biriyim. Arkam güçlü, çevrem kalabalık olsaydı siz beni her zaman böyle dövebilir miydiniz? Ben arkam acıdığı için değil, arkam olmadığı için “Ah arkam ah arkam!” diye hayıflanıyorum!..
Bugün Doğu Türkistan Türklüğü, Güney Azerbaycan Türklüğü, Irak Türklüğü, Suriye Türklüğü ve hatta Türkiye Türklüğü de bu çocuk gibi arkasız, dayanaksız ve yalnız değil mi?
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!
Not: Hayırlı Cumalar. Allah’ın selamı, rahmeti, mağfireti, sağlığı, huzuru ve bereketi üzerinize olsun!