“1977 yılı Temmuz ayının başında kurulan Süleyman DEMİREL hükümetinde MHP ve MSP’li Bakanlar da vardır. Yani hükümet üçlü koalisyon hükümetidir. TÜRKEŞ ve ERBAKAN Başbakan Yardımcısıdır. Gümrük ve Tekel Bakanı Gün SAZAK. Milletvekili olmamasına rağmen Türkeş onu Bakan yapmıştır.
Bir gün Turhan Feyzioğlu Kayserili bir hemşehrisi için Başbuğ Türkeş’ten tavassutta bulunur. Yani tayin edilmesini ister. Memur Gümrük Bakanlığındadır. Başbuğ bu talebi bir küçük not olarak Gün SAZAK’a iletir. İncelemesini ve kendisine bilgi verilmesini ister.
Bir kaç gün sonra Bakan Gün SAZAK, adı geçen memurun dosyasını Genel Başkan ve Başbakan Yardımcısı Türkeş’in önüne getirir. Bu atamayı yapamayacağını söyler. Ve arkadından ekler:
- Sayın Genel Başkanım, arzu ederseniz ben Bakanlık görevini bırakayım. Sizi sıkıntıya sokmayayım.
Maiyetindeki bir Bakan’a verdiği notun yerine getirilmediği halde Türkeş şu karşılığı verir:
- Ben sizden yanlış bir şey yapmanızı istemiyorum ki... Doğru olanı yapacaksınız. İstifa etmiyorsun!
Konumum gereği ben böyle notlar iletebilirim ama bunların ille yapılması gerekmez. Yapılması usule uygun ise yapar, değilse yapmazsınız! Gerekçesini bildirirsiniz yeter.”
Başbuğ Türkeş her şeyden önce devlet adamıydı.
Türklüğün çilesini yüreğinde hissediyordu.
Yalnız Türkiye Türklüğünü değil, Dünya Türklüğünü düşünüyordu. Düşünmekle kalmıyor, yapabileceklerini de hayata geçiriyordu...
Ebedî âleme göçüşünün üstünden 23 yıl geçti. Gönüllerimizdeki varlığından hiçbir şey eksilmedi.
Ruhu şad, mekanı cennet olsun inşaallah!..
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!