Düşüncelerim berrak, duygularım karışık;
Geliyor kısmetime düşen ekmeğim suyum.
Hayâllerim gerçekle çok eskiden barışık,
Ben hayat gurbetinin garip bir yolcusuyum.
Bu gurbette yaşayan her canlı ayrı âlem,
Yönetim ve buyruklar insan denen meçhulde.
Bir de onun yanında tasa, keder ve elem;
Taban doruuk arası gelgitler bak ne hâlde.
Yürüyorum bir yolda kâh kıvançlı kâh üzgün,
Gönlümden geçen istek, aklıma ters geliyor.
Bildiğim bir şey var ki gittiğim bu yol düzgün,
Zaman arzularımı birer birer eliyor.
Hayâlimde koşuyor sonsuzluğa deli tay,
Ben de varım koşuda, bıçkın bir süvariyim.
Bu yolu aydınlatan gündüz güneş, gece ay;
Nefisle olan cenkte, ben ruhun neferiyim.
Rükum secdem Tanrı’ya, eğilmem kul önünde;
Zalimin karşısında, mazlumların eliyim.
Herkes hakkın alacak yolculuğun sonunda,
Köle olmam kimseye, ben Allah’ın kuluyum.
Hakkıdır her canlının özgürce tok yaşamak,
Hor görme Karabudak, karıncanın canı var.
En güzeli dünyayı, kör kuruşsuz boşamak!
Hayvan soyu vefalı, sanki insan canavar!
08.03.2021 F. K. (KARABUDAK)