“Sultan Andülaziz Han devri Şeyhülislamlarından Turşucuzade Ahmet Muhtar Efendi makamındayken, Valide Sultan’ın kahvecibaşısı gelmiş.
Valide Sultan’ın, Aksaray’da yapılan camiye ait vakıflardan doğan davanın çok uzadığından üzüldüğünü hatırlatmış.
Şeyhülislam kesin bir dille cevap vermiş:
- Hükme tesirim olmaz. Şer’i Şerif ne hükmederse öyle olur!
Kahvecibaşı çıkıp gidince, yanında bulunanlara şöyle demiş:
- Ben Valide Sultan’ın değil, hukukun şeyhülislamıyım. Ne zaman ki hak ve hukuka müdahale edilmek istenirse aklıma, vaktiyle Ayasofya Medresesinde derse çıktığım zaman pabuçlarımı koltuğuma aldığım gelir.
Hak- Hukuk bekçiliği zor iştir!
Belki makama vefa getirmez amma kalbe şifa verir.
Bu sebeple pabuç koltukta olacak!
Makamı bırakacak amma hakka dil uzattırmayacaksın!”
Biz bugün işte böyle Diyanet İşleri Başkanı, Mahkeme Başkanı, Rektör, Genel Kurmay Başkanı görmek istiyoruz!
Pabuçları ellerinde olsun. Makamı bıraksınlar ama hakka dil uzattırmasınlar!
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!