Gün geçtikçe eski günleri arar hale geleceğiz bu gidişle. Hep konuşmalarda eskilerden ,o zamanın zorlukları kadar güzelliklerinden de bahsederiz.Özlem duyarız o birlik beraberliklere..
Hiç şüphesiz ki en küçük bir çıkar gözetmeden koşardık yardım etmeye. Halk kendi içinde “İMECE” usulü yardımlaşır el ele verip düğününü eder, ekinini eker; harmanını kaldırır, bahçesinden kopardığı eteğindeki domatesi koşmuşuna verirdi. Yokluk varken bile insanlar mutlu olabiliyordu. En mutlu olduğu anlar akşamları hoş sohbet ile içilen çayların tadının doyumsuzluğu..Onların bütün yorgunluğunu alıp giderdi.Kıskançlık ,fesatlık yok.Bir çocuk yaşlı gördüğünde koşup elinden filesini(torbasını) alırdı.Sevgi ve saygı vardı.Ya şimdiki zamanda işimiz oldukça zor.Neden mi?
Şehirlerarası Denizli’ye dönüşte otobüse bindim en arkadan sağdan üçünü koltuğa oturdum. Koltukların tümü dolmuştu. Tek bir boş koltuk karşı tarafımda ki pencere kenarı idi. Benden sonra bir Bayan yolcu daha bindi.
Muavin Bey: Arkadaki boş koltuğu göstererek oraya oturabileceğini söyledi.
- Ben pencere tarafına oturamam; benim kalp ritim bozukluğum var. Oradan çok güneş geliyor dedi yüksek sesle bayan.
-Muavin Bey: Yer değişmek isteyen var ise onunla değiştire bilirsin. Başka yapabileceğim bir şey yok dedi.
Karşı yan koltuktaki genç yanındaki boş koltuğa geçeyim sorun olmaz demedi. Telefonu ile meşguldü.Genç ya çok kaptırmıştı kendini telefona olanları duymadı ya duymazlıktan geldi bilemem..
Bu genç otobüs beklerken yanımda oturdu ve kendisinin asistan doktor olarak bir yere yeni başladığından söz ediyordu telefonda..Giyimi kuşamı yerinde hani bizim modern dediğimiz okumuş görmüş diye gıpta ile baktığımız genç..
-K adın o zaman ben ineyim benim valizimi bagajdan çıkarabilir mi siniz? Dedi.Kapıya yönelirken..
-Buyurun hanımefendi ben yer değiştirebilirim. Dedim
Müsaade eder mi siniz? Pencere tarafa geçebilir miyim? Geçtim ve sorun çözüldü. Bayan teşekkür ederek oturdu. Otobüste 35-40 kişi var hiç bayanın sesine kulak veren yok.. Orta yaşlı bir bayan zor da olmasa niye pencere kenarında oturamam desin. Düşümdüm de otobüsteki o kadar kişiden kimseden çıt çıkmıyor. Kimse duymuyor,görmüyor..”Biz ne zaman bu hale geldik”? İşte halimiz bu! Yorum sizlerin..
Sevgiyle KALIN