Vefatının 50. senesi olması münasebetiyle UNESCO, yani Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, 2023 yılını “Âşık Veysel Yılı” ilan etmiştir. Buna istinaden Âşık Veysel Türkiye’de ve yurt dışında, 2023 yılı boyunca çeşitli etkinlikler yapılarak anılacaktır. Bu etkinliklere kamu kurum ve kuruluşları da destek verecekleri anlaşılmaktadır.
Anadolu toprakları, ozan ve âşık yetiştirme bakımından çok verimli topraklardır. Bundan dolayı Anadolu’da birçok ozan ve âşık yetişmiştir. Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Kaygusuz Abdal, Köroğlu, Karacaoğlan, Dadaloğlu, Dedemoğlu, Kazak Abdal, Teslim Abdal, Âşık Veysel, Âşık Mahsunî Şerif ve Neşet Ertaş bunlardan sadece birkaç tanesidir.
Koskoca Selçuklu İmparatorluğu Türkçe’yi yetersiz ve kifayetsiz görmüş ki, resmi devlet dili olarak Farsça’yı kullanmış; eğitim ve bilim dili olarak da Arapça’yı kullanmıştır. Yine koskoca Osmanlı İmparatorluğu Türkçe’yi yetersiz ve kifayetsiz görmüş olmalı ki, o da Farsça-Arapça-Türkçe karışımı Osmanlıca diye bir dil uydurmuş; resmi devlet dili olarak Osmanlıca kullanmış; eğitim ve bilim dili olarak Arapça; sanat dili olarak da Farsça kullanmıştır.
İşte bu koca koca Türk devletlerinin halkı, kendi eğitim kurumları olan tekkelerde, özellikle Alevî-Bektâşî tekkelerinde Türkçe eğitim ve öğretim yapmış, Türkçe’nin ayakta kalmasını sağlamışlardır. Yani eğer bugün yaşayan bir Türk Dili’ne sahipsek, bunu Türkçe eğitim ve öğretim veren Alevî-Bektâşî tekkeleri ve oradan yetişen âşık, ozan ve dervişlere borçlu olduğumuzu bilmeliyiz.
Yukarıda saydığımız Türk Halk Edebiyatı âşık ve ozanlarımızın tamamı tekke eğitimi almış, tekke eğitimi ortamında yetişmiş Türk Halk Edebiyatı sanatçılarıdır. Bu gün radyo ve televizyonlarda severek dinlediğimiz türkülerin yüzde yetmişi, halk eğitim kurumları olan bu tekkelerde eğitimi görmüş ozan ve sanatçıların eserleridir.
İşte bu “Türk Tekke Edebiyatı Okullarından yetişmiş olan son büyük ozanlarımızdan birisi de Âşık Veysel Şatıroğlu’dur. O, çocukken iki gözünü de kaybederek hayata olumsuz bir başlangıç yapmış olsa da, tekkelerde almış olduğu eğitim ve enerjiyi iyi kullanarak Anadolu’nun yetiştirdiği en büyük âşık ve ozanların arasına girmeyi başarmış, uluslar arası bir kuruluş olan UNESCO tarafından adına anma yılı ilan edecek kadar büyük bir sanatçı olmuştur.
Biz de bu büyük sanatçımızı çocuklarımıza tanıtarak ona rol model almalarını sağlamak için geçen yıl “Çocuk Yüreklerde Âşık Veysel” kitabını yazmıştık. Çünkü vefatından günümüze kadar geçen sürede çocuklarımızın okuması için böyle bir kitap yazılmamıştı. Bu vesileyle Türk Dili’nin gelişmesinde diğer âşık ve ozanlarımızla birlikte büyük katkı sağlayan Âşık Veysel’i minnetle anıyoruz, 2023 yılı boyunca, adına yakışır biçimde program ve etkinliklerle anılmasını temenni ediyoruz…