Bedirhan Bey Yatırı; Acıpayam ilçesinin Bedirbey köyünün Erenler Tepesi diye tarif edilen küçük bir tepe üzerindedir. Hakkında yazılı kaynaklara yansımış bir bilgi yoktur. Köydeki rivayetlere göre Bedirhan Bey’in, Antalya-Alanya yöresinden gelen Yörük-Türkmen obası beyi olduğu söylenmektedir. Ali Vehbi Aykota“Acıpayam” adındaki eserinde, “Horasan’dan gelen Oğuz oymak beylerindendir. Eren Tepe’de medfundur. Vefatı; Hicrî 709, Miladî 1309” olarak kaydetmiştir.
Acıpayam Ovası etrafında Oğuz Boylarına bağlı Türkmenler oldukları bilinmektedir. Bu boy isimleri de yerleştikleri köylerin isimleri olarak verilmesinden anlaşılmaktadır. Avşar Boyu’na istinaden Kumavşarı kasabası, Yine Avşar Boyu’na istinaden Karhöyükavşarı köyü, Yazır Boyu’na istinaden Yazır kasabası, Yüreğil Boyu’na istinaden Yüreğil köyü, Evkara Boyu’na istinaden Evkara köyü ve Oğuz Türklerine istinaden de Oğuz köyü bunlardan birkaç tanesidir.
Bu boy beyi ve inanç önderlerinden Acıpayam Ovası etrafında Yatağan Baba Yatağan kasabasını kurmuş ve adını kasabaya verilmiş, Alaeddin Baba (Taşkın Baba) Alaadddi kasabasını kurmuş ve adı kasabaya verilmiş, Dede Resül Dedesil kasabasını kurmuş ve adı kasabaya verilmiş, Oğuz köyünü Oğuz Dede kurmuş ve adı köye verilmiştir, Bedirhan Bey de Bedribey köyünü kurmuş ve adı köye verilmiştir.
Bedirhan Bey de tıpkı Yatağan Baba, Alaeddin Baba, Resûl Dede, Oğuz Dede gibi bölgenin fethi sırasında bizzat savaşlara katılmış bir alp-eren ve gazi-dervişlerden birisidir. Savaş sonrası da fethedilen topraklardan olan Bedirbey köyü bölgesi ona dirlik olarak verilmiş, o da orada bir köy oluşturmuş, kurucu boy beyi ve inanç önderi olduğu için de kurduğu köy onun adıyla anılmaya başlamıştır.
Bedri Bey Yatırı; 250 santimetre eninde, 160 santimetre yüksekliğinde ve 670 santimetre boyunda, kuzeydoğo- güneybatı doğrultusunda, briket yapılı, üstü açık büyük bir kabir görünümündedir, türbe binası yoktur. Herhangi bir kitabesi de yoktur. Beyaz mermer üzerine yeni dikilen mezar taşında "Allah Bakidir, Bedir Dede ruhuna fatiha" yazılıdır.
Etrafındaki çok yıllık meşe ağaçlarının, türbede yatan zat-ı muhterem Bedirhan Dede’nin koruduğuna, kesen veya zarar veren kişilerin kaza geçirip öldüğü veya felç olduğu, örnekler verilerek anlatılmaktadır. Hatta yatırın yakınında ateş yakan birisine, aksakallı dervişlerin musallat olduğu, sabaha kadar sorguya çektikleri rivayet edilmektedir.
Sağlık ve esenlikler diliyorum...