Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Daha önceki semavî dinler gibi İslâm'ı tahrif etmek istiyorlar. Kimler istiyor? Bir kısım gayr-i Müslimler istiyor, harbî ve militan İslâm karşıtları istiyor, onlarla işbirliği yapan bozuk ve bid'atçi sözde Müslümanlar istiyor.
İslâm'ı nasıl tahrif etmek istiyorlar?
(1) Kur'ân'ın geleneksel yorumunu değiştirerek.
(2) Hadîsleri ayıklayarak, nice sahih hadîsi atarak, hükümden kaldırarak.
(4) Fıkhı kaldırarak.
(5) Şeriatı kaldırarak.
(6) Kendilerini son derece rahatsız ve dergin eden, uykularını kaçırtan cihad fî sebilillah farzını kaldırarak.
( İslâm'ın, Allah katında muteber ve geçerli tek hak din olduğu temel inancını tâtil ederek.
(9) Kadına hürmet, iffet ve hayâ prensiplerine dayanan İslâmî hükümleri kaldırarak veya değiştirerek. (Nitekim, kadınla ilgili nice sahih hadîsi "ayıklamışlardır" ve ayıklamaya devam etmektedirler.)
(10) İslâm'ı sekülerleştirerek.
(11) İslâm'ı ilahî ve münzel din olmaktan çıkartıp beşerî bir ideoloji ve hümanizma haline getirerek.
(12) Aldattıkları kimselere "Ehl-i Kitab da ehl-i necat ve ehl-i cennettir" yanlış ve bozuk inancını aşılayarak.
(13) On dört asırlık icma-i ümmet ve cumhur-i ulemanın görüşlerine aykırı şazz fikirler, görüşler, hükümler ortaya atarak.
(14) Kur'ân'daki ve Sünnet'teki muhkem ve kesin hükümler hakkında "Bunlar tarihseldir, günümüzdeki geçersizdir" bozuk, sapık inancını ve görüşünü yayarak.
(15) Ehl-i Kitab ile biz Müslümanlar arasında Âmentü konusunda ittifak vardır yalanını yayarak.
İslâm'ı tahrif etmek isteyenler başarılı olabilir mi?
Cevap: Mutlak olarak başarılı olamazlar. Çünkü Kur'ân korunmuştur.Kur'ân'ın tefsiri mahiyetinde olan Sünnet korunmuştur. İslâm korunmuştur... Lakin, tahrifçiler yeterli din bilgisine ve kültürüne sahip olmayan birtakım Müslümanları şaşırtabilir, hak yoldan çıkartabilir. Hattâ onların imanlarını bile tehlikeye atabilir.
İslâm'ın tahrif edilme çabaları karşısında:
1. İcazetli ve gerçek ulemanın.
2. Ulemadan olmamakla birlikte, din kültürüne sahip Müslüman münevverlerin ve ziyalıların.
3. Kur'ân'a ve Sünnete bağlı bütün şuurlu ve uyanık Müslümanların... ellerinden geldiği kadar, güçleri nisbetinde münzel ve ilahî İslâm'ı korumak için planlı ve programlı şekilde gayret sarfetmeleri gerekir.
Bu gayreti sarf etmezlerse sorumlu ve günahkar olurlar.
İlahî ve münzel İslâm bize Allah'ın bir emanetidir, Peygamberin emanetidir, on dört asırdır gelip geçmiş eimmenin, müctehidlerin, fukahanınn, ulemanın, kamil mürşidlerin, Ehl-i Beyt efendilerimizin emanetidir.
İslâm'ı tahriften korumazsak emanete ihanet etmiş oluruz.
Emanete ihanet büyük günahtır.
İslâm ile sekülarizm bağdaşmaz.
Kur'ân'ın muhkem hükümlerinin bir teki bile tatil edilemez, değiştirilemez, kaldırılamaz.
Sahih hadîsler ayıklanamaz.
Feminizm Batı'da çıkmış sapık bir ideolojidir. Feministleri memnun ve mesrur etmek için Kur'ân, Sünnet, fıkıh, şeriat hükümleri kaldırılamaz, değiştirilemez.
Cihad fî sebilillah Kıyamet'e kadar hükümde olacak muhkem bir farîzadır.
Yüce Allah, Kur'ân'da birtakım ukubat hükümleri ve hadler koymuştur. Bunlar kaldırılamaz, değiştirilemez.
Kur'ân'ın ve Sünnetin yorumu, açıklaması, bunlardan hüküm çıkartmak sadece ehliyetli ve icazetli ulemaya, fukahaya, eimme-i müctehidîne ait bir vazifedir.
Müslümanlar!.. Uyanık olunuz, firâsetli olunuz ve dininizi tahrif ettirmeyiniz. Tahrif fitnesi ile bütün yasal imkânlarla mücadele ediniz.
Tahrifçiler gece gündüz çalışırken siz uyumayınız, bana ne demeyiniz.
Allah CC selamı bereketi Rahmeti üzerinize olsun.