Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan cinsel istismar olayı üzerine Tükiye’ninbir çok yerinde vatandaşlar sokaklara çıkarak tepki gösterdi. Denizli’de de Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu bu konuyla alakalı basın açıklaması yaptı. Platform içerisinde basın metni konusunda gerginlik yaşandı. Platform bileşen temsilcileri okunacak metin konusunda fikir ayrılığı yaşayınca yaklaşık 50 kişinin katıldığı eylemde farklı farklı metinler ortaya çıktı.

Platform bileşenlerinin karşı çıkmasına rağmen Hande Özkan tarafından okunan basın metni eyleme katılanların rahatsızlık duymasına sebep oldu. Eylem alanında bulunan kadınların sağduyulu yaklaşımı sayesinde herhangi bir olay çıkmazken kadınlar okunan metni dayatma olarak değerlendirdi.
Destek amacıyla da olsa erkeklerin katılmasını istenmediği eylemde kadınlar, cinsel istismar başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik şiddete karşı sloganlar attılar. Eylemciler basın açıklamasının olaysız bir şekilde dağıldılar.
İşte! o çok tartışılan basın metni;
“AKP politikalarının çocuk istismarcılarını ve katillerini açıktan korumaya yöneldiği şu dönemlerde Türkiye’de kadınların yüzde 26’sı 18 yaşından önce evlendiriliyor, yüzde 10’u ilk çocuğunu 18 yaşından önce kucağına alıyor. Son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu evlendirildi. Türkiye, çocuklara karşı cinsel istismar, taciz ve tecavüz olaylarında dünyada üçüncü sırada yer alıyor. Yılda ortalama 8 bin çocuk istismara uğruyor. çocuk istismarcılarının ve katillerinin sayısı gün geçtikçe artmaya başlarken çocuk istismarı son 10 yılda %700 artmış durumda.
Çocuk istismarı haberlerinin eksik olmadığı tarikat ve cemaat yurtları, yatılı kuran kurslarının kapatılmaması, yayınladığı fetvalarla 9 yaşındaki çocuğun evlenebileceği algısı yaratan Diyanet İşleri Başkanlığı artan çocuk istismarı vakalarının sorumlusudur. Benzer vaazlar veren kuruluşların kapatılmaması, çocuk yaşta evliliklerin fiili olarak önünü açan ve müftülere nikah yetkisi veren yasalar, faillere verilen iyi hal indirimleri çocuk istismarının önünü açmakta ve onlarca çocuk için yaşanılması mümkün olmayan bir cehennem yaratmaktadır..
Çocuk istismarına ve kadına yönelik işlenen suçlara karşı mevcut yasaları işlevsizleştirerek, daha dün çocuklarımızı tecavüzcüleriyle evlendirmek için yasa çıkarmaya çalışanlar, onlarca çocuğumuzun tacizine sahne olan tecavüzcü ENSAR’ı aklamak için “bir kereden bir şey olmaz” diyenler, “çocuğun rızası”,”iyi hal, saygın tutum” indirimlerini uygulayanlar, 115 çocuğun doğum yaptığını ortaya çıkaran sağlık emekçisini sürgün edenler, müftülere nikah yetkisi ile boşanmalarda “ara bulucu” uygulamasını getirenler, çocuklara ve kadınlara, şiddet ve istismarı teşvik ediyor.
Çocuk istismarının, tacizin ve tecavüzün gittikçe yaygınlaştığı bu tablo, isyan etmemenin imkansız olduğu bir gerçeklikle bizi karşı karşıya bırakıyor. Kadınlar, LGBTİ+’lar ve çocuklar cehennemi yaşıyor. Çocukların geleceği korkunç bir canilik ile ellerinden alınıyor. Engelli çocuğa tecavüz edenler serbest bırakılıyor, kadınlar çantalarında koruma kararları varken sokak ortasında öldürülüyor. Sadece kadın, çocuk LGBTİ+ düşmanı değiller, aynı zamanda yaşamın ve doğanın da düşmanılar. Ankara’da yüzlerce köpek geçtiğimiz haftalarda vahşice katledildi, sokak hayvanları da istismardan nasibini alıyor. Toplum AKP eliyle gün be gün çürütülüyor.
22 Nisan Pazartesi günü İstanbul Küçükçekmece’de 5 yaşındaki bir kız çocuğu, kimliği henüz tespit edilemeyen bir kişi tarafından cinsel istismara uğradı. Arkadaşlarının komşulara haber vermesi sonrasında aile küçük çocuğu apartman boşluğunda kanlar içinde buldu ve hemen hastaneye götürdü. Ameliyata alınan ve yoğun bakımda tedavisi süren çocuğun hayati tehlikesi devam ediyor.
Denizli de benzer olayların sıklıkla yaşandığı yerlerden biri. Sadece geçtiğimiz haftalarda cezaevindeki bir kadın orada görevli bir memurun tacizine uğradı, 6 yaşında bir çocuk bakkala ekmek almaya giderken cinsel tacize uğradı, LGBTİ+’lara yönelik saldırılar, Giyim mağazasında yaşanan taciz olayı...
Astronomik sayılarda artan kadın cinayetleri ve çocuk istismarı vakaları münferit olaylar değil. AKP’nin kadın ve çocuk düşmanı politikaları, faillere ceza vermek şöyle dursun ceza indirimleriyle ödüllendirmeleri, artan muhafazakarlık bireyleri bu anlamda cesaretlendiriyor. Çocuk tecavüzcülerini protesto eden halka bibergazı ile saldıran iktidarın bu özgüvenini yan yana ve dayanışma içerisinde tek ses olarak çözebiliriz. Bu utanmazlık, bu zulüm örgütlenerek biter.
Cezasız bırakılan her suç, istismarı meşru kılmakta, suçluları cesaretlendirmektedir. Cinsel istismar failleri derhal yakalanarak tutuklanmalıdır. Gerçek adalet sağlanana ve sanıklar gereken cezayı alana kadar bu davaların takipçisi olacağımızı ve yaşamak için bile mücadele etmemiz gerektiğini bilerek herkesi bu korkunç tablo karşısında ses çıkartmaya davet ediyoruz”
Yorumlar
Kalan Karakter: