Kuru, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Ayasofya'nın tekrardan vakfiyesine uygun cami olarak açılıp müminler ile buluşmasını "felaketler" arasında saymak, başörtülü bir hakim bayan için söylenen hezeyanlar bu toprakların mayasına ve ruhuna ne kadar yabancı olduklarını, dine ve dini değerlere ne kadar uzak olduklarını göstermeye kâfidir.
Ölünce caminin önüne gelip teslim olan bu malum zihniyetin milletin kadim değerlerine, 1400 yıllık inancına uzak olduklarını bir kez daha göstermişlerdir. Bu çağdışı ilkel anlayış ve fikirlerin toplumda bir karşılığı yoktur.
Girdikleri çukurda debelenip yerinde sayacaklar akılları başlarına gelmesse yok olup gideceklerdir. Allah akıl versin. Sömürgeci zihniyetin sözcülüğünü yapanları kınıyoruz. Ayasofya İslamındır İslamın kalacak. Başörtüsü de Müslüman kadının kimliğidir kimliği olarak kalacak."
Ölünce caminin önüne gelip teslim olan bu malum zihniyetin milletin kadim değerlerine, 1400 yıllık inancına uzak olduklarını bir kez daha göstermişlerdir. Bu çağdışı ilkel anlayış ve fikirlerin toplumda bir karşılığı yoktur.
Girdikleri çukurda debelenip yerinde sayacaklar akılları başlarına gelmesse yok olup gideceklerdir. Allah akıl versin. Sömürgeci zihniyetin sözcülüğünü yapanları kınıyoruz. Ayasofya İslamındır İslamın kalacak. Başörtüsü de Müslüman kadının kimliğidir kimliği olarak kalacak."