Denizli'de İhlas Haber Ajansı denizli Bölge Müdürlüğü Muhabiri Fadıl Pişkin, gittiği haberde emniyet güçleri tarafından polis zorbalığına maruz kaldı ve ters kelepçe ile gözaltına alındı. Bir süre emniyette kalan, cep telefonuna bile el koyulan Pişkin'in maruz kalıdğı duruma YENİMEDYADER Yönetim Kurulu tarafından açıklama yapıldı. Yaşanan durumun kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada kurum kartı olmasına rağmen zorbalığın devam ettiğine dikkat çekildi.
Açıklamada, "İhlas Haber Ajansı Denizli muhabirlerinden Fadıl Pişkin’in görevi başındayken, maruz bırakıldığı polis zorbalığını üzüntü ile öğrendik. Tek amacı kamuoyuna bilgi aktarmak olan meslektaşımızın ‘Kurum kartını’ göstermesine karşın, görevli polis memurlarının ‘sarı basın kartı’ görme ısrarı ile başlattığı anlamsız tutum ve beraberinde, ters kelepçe takılıp gözaltına almaya kadar varan bir kine dönüşen bu tutumu kınadığımızı kamuoyu ile paylaşırız. Yasa ve yönetmelikler nedeniyle; gazetecilikle ilgisi olmayanların bile kolaylıkla alabildiği sarı basın kartını ne hikmetse gerçek gazetecilere vermemek için yasayı bir türlü çıkarmayan devletin yine kendi memurları eliyle görevini yapmaya çalışan genç bir basın emekçisine olan bu anlamsız tutumunu kabul etmemiz mümkün değildir. Olayın, ‘münferit’ ve ‘yanlış anlama’ kaynaklı olduğunu düşünmek istiyor ve genç meslektaşımızın yalnız olmadığını bilinmesini istiyoruz.' ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, "İhlas Haber Ajansı Denizli muhabirlerinden Fadıl Pişkin’in görevi başındayken, maruz bırakıldığı polis zorbalığını üzüntü ile öğrendik. Tek amacı kamuoyuna bilgi aktarmak olan meslektaşımızın ‘Kurum kartını’ göstermesine karşın, görevli polis memurlarının ‘sarı basın kartı’ görme ısrarı ile başlattığı anlamsız tutum ve beraberinde, ters kelepçe takılıp gözaltına almaya kadar varan bir kine dönüşen bu tutumu kınadığımızı kamuoyu ile paylaşırız. Yasa ve yönetmelikler nedeniyle; gazetecilikle ilgisi olmayanların bile kolaylıkla alabildiği sarı basın kartını ne hikmetse gerçek gazetecilere vermemek için yasayı bir türlü çıkarmayan devletin yine kendi memurları eliyle görevini yapmaya çalışan genç bir basın emekçisine olan bu anlamsız tutumunu kabul etmemiz mümkün değildir. Olayın, ‘münferit’ ve ‘yanlış anlama’ kaynaklı olduğunu düşünmek istiyor ve genç meslektaşımızın yalnız olmadığını bilinmesini istiyoruz.' ifadeleri kullanıldı.