Dışardan MHP ye Sn. Devlet Beye ve Ülkücülere hafkıranların, Başbuğ Alparslan Türkeş ve Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Bey hemen hemen hepsine görev verdi.
Hepsi kendilerini sezar zannettiler.
Abuk sabuk işler yaptılar.
O kadar ileri gittilerki Devlet Bey'in kendilerinden talimat almasını beklediler.
Beklentileri olmayıncada Başbuğa yaptıkları gibi Devlet bey'in arkasından kuyu kazmaya başladılar.
Baktılar ki Aynı Başbuğ gibi Devlet Bey'e de söz geçiremiyorlar, iyiliğine kötülüne bakmadan başka kapılara yelken açıp kapılandılar.
Aslında böyle yazılardan hoşlanmıyorum.
Hoşlanmıyorumda bunların bilinmesi bakımından gerekiyor.
Mesela bir misal.
İl Başkanlığım zamanında İzmire arkadaşlarımızın işleri için MHP iL Başkanlığına gittim.
Adı lazım değil İl Başkanı beni İl Başkanı olduğumu belirttiğim halde üç saat bekletti.
İl sekreterine sordum içerde ne oluyor diye?
Başkanım alacak verecek işi konuşuluyor dedi.
Bende görüşmeden çıktım gittim.
Bu kişi şimdi başka partide ve MHP ye pafkırıyor.
Bu misal yüzlerce misalden birisi.
Şunu adım gibi biliyorum.
Bunların gitmesinden bizim zerre miskal kaybımız yok.
Başbuğ demişti ben size kolay bir başarı vaat etmiyorum.
Bu dava zor yüreği yetenler gelsin demişti.
Yüreği yetmeyenler ve kolay başarı isteyenler gitti.
Yüreği yetenler ve zora talip olanlar yerinde.
Yine Başbuğ demişti.
Size her türlü kötülüğü yapacaklar. Yalanlarla iftiralarla üstünüze gelecekler. Bunlardan bir kısmı içimizdekiler olacak demişti.
Ne büyükmüşsün Başbuğum.
Bu günü tarif etmişsin.
Bunlara gögüs gererek yaşayacağız.
Türk Milleti için bu şart.
