Gemi limanda, otobüs otogarda, tren garda ben ise hepsindeyim.
On dakikalık, yarım saatlik, bir saatlik bir zamanım var.
Zaman çabuk geçsin istiyorum ama sanki geçmiyor geri sarıyor.
Zamanı hızlandırabilecekmişim gibi oraya buraya adımlıyorum. Telaşla kendime meşguliyet çıkarmaya kısacık zamana bir çok şey sığdırmaya çalışıyorum.
Olmuyor tabi.
Zaman hızlanmıyor, kendi bildiğini okuyor.
Telaş boşuna kısacık zamana bir şeyler sığdıramıyorum.
Ve.
Zaman zili çalıyor.
Otobüsde, tren de, gemi de kalkıyor.
İçlerinde ben.
Kimselere emanet edemeklerim candan aziz bildiklerimi bagaç olarak almıyorlar.
El çantamda neler varsa onlarlayım.
Hani yolculuğumun son demlerini tasavvur ettim.