Her toplum içinde dargınlıklar küskünlükler olur. Bunun en az seviyede olması ve kısa sürede bitirilmesi gerekir.
Maalesef Ülkücüler arasında bu dargınlık ve küskünlük seviyesi bir hayli yüksek. Kendilerine göre bir mazeret bulanlar hiç bir şekilde uyuşamayacakları Türklükle ilgisi olmayanların yanında soluğu alıyorlar. En acısı da hala Ülkücü hareketin içinde olanların bazıları fitne ve düşmanlık merkezlerinin ürettikleri fitneleri sözleri ve yaşayışlarını kendilerine mesnet yapıyorlar.
Şu kulağınızda hep çınlasın.
Bu Türk düşmanlığını karakter edinmişlere selam bile veremezsiniz.
Onlar fırsatını bulduğunda sizin canınıza kastetmekten hiç çekinmezler. Bunu yapamazlarsa sizi kullanırlar posalarınızı çöpe atarlar. Bu da olmuyorsa fitneleriyle şimdiki gibi bizi birbirimize düşürürler.
Bir ülkücü hiç bir zaman sizin canınıza kastetmez. Sizi kullanıp çöpe atmaz herşeye rağmen nispeten de olsa size yakın olur.
Ülkemizin ve Ülkücü toplumun şu zor günlerinde..
Canınıza kastedecekler ile dargın veya küs olduğunuz ülkücüleri kıyaslarsanız. İkisinin arasında kıyas bile kabul etmeyecek kadar aykırılık olduğunu görecek ve fark edeceksiniz.
Her ülkücüye düşen konuşup anlaşarak aradaki kırgınlıkları ve dargınlıkları ortadan kaldırmak ülkücü kardeşliğini kurmaktır.
Şunu unutmayın.
Türkün düşmanına selam bile veremezsiniz.
Buna karşılık hatalı yanlışlı ülkücüyü konuşarak anlaşarak elinden tutarak hata ve yanlışınan kurtarabilirsiniz.
En mecbur olduğumuz şey bir tane bile ülkücüyü kaybetmemektir.