Sözkesen, cinsiyet eşitliği sıralamasında Dünya'daki 145 ülke arasından Türkiye'nin 130. sırada yer almasının buna en açık bir örnek olduğunu belirtti. Sözkesen açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bir sivil toplum kuruluşunun kadın başkanı olarak, empatiyle hazırladığım bir 8 Mart yazısı ile bütün kadınları selamlıyorum.
Avrupa ülkelerinden daha evvel seçme ve seçilme hakkı bağışlanan, bağrından Halide Edip Adıvar gibi idealist, Şerife Bacı gibi cesaretli, Latife Hanım gibi reformist, Sabiha Gökçen gibi rol model, Afife Jale gibi tiyatro aşığı, Leyla Gencer gibi bir soprano, Muazzez İlmiye Çığ gibi tarihçi ve daha nice başarı abidesi kadını çıkaran TÜRK TOPLUMU, 2017 Türkiyesi’nin KADIN KARNESİ’ndeki zayıflardan dolayı hepten sorumlu.
Vebal erkekler kadar kadınların da omuzlarında.
TÜİK anketleri, ülkemizde kadın nüfusun, neredeyse erkek nüfusuna eşit olduğunu gösteriyor. Fakat ne yazık ki hayatı eşit paylaşmıyoruz.
Cinsiyet eşitliği diye bir şeyden yetkililerin haberi var mı acaba?
Dünya Ekonomik Forumu (WEF) "Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu"na göre Türkiye’nin 145 ülke arasında cinsiyet eşitliğinde 130. Sırada olduğunu yazdı.
Buna da Türkiye’nin iyiliğini istemeyen dış güç karalaması mı diyeceğiz? Ne diyeceğiz?
Eğitimde de geriden geliyoruz. TÜİK verileri gösterdi ki, OKUMA YAZMA BİLMEYEN KADIN NÜFUS ORANI ERKEKLERDEN 5 KAT FAZLA
TÜİK kadın istihadımında da sınıfta kaldığımızı yüzümüze vurdu. 2015 yılında istihdamda erkek oranı yüzde 65 iken, kadın oranı yüzde 46 da kalmış. Yani erkek-kadın nüfusu eşit, fakat kadının üretime katkısı erkek ile eşit değil. Bu durum, kadın sorunu olmanın ötesinde bir memleket sorunudur. Tüketimin her iki cins tarafından finanse edilmesi zorunludur."
TÜİK verileri öyle gösteriyor ki, kadınların eğitim seviyesi yükseldikçe işgücüne daha fazla katılmaktalar.
Yorumlar
Kalan Karakter: