Denizli’de 2 hastaya tıpa metoduyla apendiks kapama işlemi uygulandı
Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’nde ilk defa sulandırıcı kullanamayan, bu nedenle de pıhtıya bağlı inme riski taşıyan 2 hastaya tıpa metoduyla apendiks kapama işlemi uygulandı.


PAÜ Hastanesi Kardiyoloji AD. Dr. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğu Kılıç kalp kaynaklı inme (felç) riski, ameliyatsız tıpa uygulaması ile azaltılabileceğini belirterek açıklamalarda bulundu. Kılıç, “İnmelerin önemli bir nedeni “atriyal fibrilasyon“ adı verilen kalp ritim bozukluğudur. Bu ritim bozukluğunda kalbin kulakçıkları içindeki kan akımını yavaşlar, bu da başta sol kulakçık içindeki bir girintide olmak üzere pıhtı oluşumlarına neden olabilir.
Bu pıhtıların hareketlenip beyin damarlarına gitmesi ve oradaki damarları tıkaması ise inme ile sonuçlanabilir. Atriyal fibrilasyon maalesef hem yaşla beraber artan ve sık görülen bir hastalıktır, hem de geliştiği zaman inme riskini 5 kat artırır” dedi.
“İnmenin önlenmesi kan sulandırıcı ilaçlarla mümkündür”
İnmenin önlenmesinin mümkün olduğunu ifade eden Kılıç, “Bu durumun önlenmesi kan sulandırıcı ilaçlarla mümkündür. Yakın zamana kadar kullanımı nispeten daha zor olan varfarin (coumadin, warfmadin) isimli bir ilaç bu amaçla kullanılabilecek tek tedavi seçeneğiydi. Ancak yeni çıkan ilaçlar hastaların kan sulandırıcı kullanabilmelerini kolaylaştırdı.
Bu gelişmelere rağmen bir grup hasta çeşitli nedenlere bağlı olarak kan sulandırıcı tedavisi alamamaktadır. Bunun en sık nedeni hastaların tekrarlayan kanamalar geçirmesidir. İşte bu hastalarda da artık az önce de bahsettiğimiz sol kulakçıktaki apendiks adı verilen girintiyi bir tıpa ile tıkayarak pıhtı atma riskini azaltılabiliyor” ifadelerini kullandı.
Ritim bozukluğu olan her hastada uygulanmıyor
İşlemin yapılması hakkında bilgi veren Kılıç, “İşlem Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’nde kliniğimiz tarafından ameliyatsız olarak gerçekleştirilebilmektedir. İşlem için sağ kasıktan girilerek, sağ kulakçığa oradan da sol kulakçıktaki apendikse ulaşılarak tıpa şeklindeki cihaz buraya yerleştiriliyor.
Cihaz yerleştikten sonra bu girintinin kanla teması kesilmiş oluyor ve vücudun zamanla cihazın üzerini örtmesiyle de burada pıhtı oluşup vücudun çeşitli yerlerine atması engellenmiş oluyor. İşlem yaklaşık 1 saat kadar sürüyor ve hastalar genellikle ertesi gün taburcu ediliyor.
Ritim bozukluğu olan her hastada bu metodu uygulamıyoruz. Hastaların gerçekten kan sulandırıcı tedavi alamayacaklarından emin olduktan sonra da görüntüleme metotlarıyla da hastanın uygunluğunu değerlendiriyoruz. Yapılan her müdahalede de olduğu gibi fayda görecek hastanın seçimi çok önemli” dedi.
PAÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Selçuk Yüksel ise Denizli’de ilk defa yapılan ameliyatlara devam eden doktorları kutlayarak her zaman desteklemeye devam edeceklerini söyledi ve tüm hekimlerin 14 Mart Tıp Bayramını da kutladı.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: