Denizli jeotermal seracılıkla ihya olacak
Sürdürülebilir gıda güvenliği açısından seracılığın önemi ve ekonomiye katkısı giderek artıyor. 2 milyon metrekareye yakın sera alanına sahip Denizli’de seracılıkta büyük potansiyel barındırıyor.


Amadeus Resources Enerji Genel Müdürü Hüseyin Çiloğlu, Denizli’nin ülkedeki jeotermal potansiyeliyle sera üretim merkezi olmasının içten bile olmadığını belirterek, “Teknolojinin tüm imkânlarının kullanıldığı modern seralarda, otomasyon üretimin her aşamasında yer alıyor.
Ülkemiz, 692 bin dekar örtüaltı alan varlığı bakımından dünyada Çin, Güney Kore ve İspanya’nın ardından 4'üncü, Avrupa’da ise İspanya’nın ardından 2'nci sırada yer alıyor. Ülkede örtüaltı işletmelerimizde ortalama 8-9 ay üretim yapılabiliyor. Biliyoruz ki, örtüaltı üretimde üretim maliyetinin en büyük kalemi ısıtma gideridir.
Örtüaltında bitkisel üretimin devam edebilmesi için ortam sıcaklığının minimum 13°C olması gereklidir. İç ortam sıcaklığının bu derecenin altına düşmesi durumunda bitki gelişimi yavaşlar ki bu durum verim ve kaliteye olumsuz etkiler.
Soğuk kış günlerinde iç ortam sıcaklığını belirtilen değerin üzerinde tutmak amacıyla yaygın olarak örtüaltında kömür, odun ve benzeri yakacaklar kullanılmakta bu durum da üretim maliyetini artırmaktadır. Jeotermal ile ısıtılan seralarda; maliyet düşmekte, bitki gelişimini hızlandıran kimyasallar kullanılmamakta, hastalık etmenleri çok daha az görülmekte, üründe verim artışının yanında kalite, standart ve sürdürülebilirlik sağlanmaktadır” dedi.
“Denizli Jeotermal seracılıkla ihya olacak”
Denizli’de jeotermal zengini Sarayköy, Gölemezli-Merkez Ova, Tavas gibi bölgelerin önemli jeotermale dayalı seracılıkta potansiyeliyle öne çıktığını belirten Çiloğlu, “Günümüzde Denizli 500 ve üzeri metrekaredeki seralar ele alındığında 2 milyon metrekareye yakın alanda 400 civarı sera işletmesi bulunuyor. Denizli gibi bir şehir için bu rakamlar umut verse de yeterli değil.
Ülkemiz jeotermal kaynak bakımından dünyada 7, Avrupa’da ise 1'inci sırada yer alıyor. Denizli ise; jeotermal kaynakların üzerine oturmuş bir kent. Jeotermal kaynak bakımından bu zenginliğimizi avantaja dönüştürmeli ve jeotermal kaynağın bulunduğu sahalarda sera yatırımlarına hız vererek yeni yatırımları bu sahaya yönlendirmeliyiz. Jeotermal akışkan kullanmak; ısıtma maliyetini düşürmekte ve yılın 11 ayında seralarda üretim yapma imkanı sağlamaktadır.
Dolayısıyla doğal ve yenilenebilir bir enerji olan jeotermalle Denizli, bırakın Türkiye’yi dünyada sera yatırımcılarının ilgisini çekecek potansiyeli barındırıyor. Ayrıca, jeotermal akışkanı sadece ısıtmada değil, elde edilecek enerji ile aşırı sıcak dönemlerde sera soğutmasında da kullanmak mümkün olabiliyor. Bu nedenle Sarayköy, Gölemezli-Merkez Ova, Tavas gibi bölgelerimiz jeotermale dayalı seracılığın merkezi olabilir. Bunu gerçeğe dönüştürmek ise elimizde” diye konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: