Harbokulu,hukuk fakültesi,tıp fakültesi mühendislik fakültesi vs. mezunu.
Müdür olmuş, amir olmuş, şef olmuş,memur olmuş,iş adamı olmuş, esnaf olmuş, vs. vs. Olmuşlar diyorlarki.
Efendim MHP Türklüğü ayaklar altına alanlarla, Türklüğü yok sayanlarla vs. nasıl birlikte olur. Ülkücülere şöyle hakaret edildi böyle hakaret edildi. Nasıl saraya yanaşma olur,nasıl Cumhurbaşkanının emir eri olur. Vs.
Daha önce yazdım.
Hiç bir şekilde anlamak gibi bir niyetinizin olmadığını biliyorum.
Aklınızın şeytani yönünün iyi çalıştığını maalesef hayrani yönünün dumura uğradığınıda biliyorum.
Sizin kör nefsinizin, küçük çıkarlarınızın,şeytani inadınızın, Devletin, Milletin,Vatanın bekasından, selametinden, refahından ve gelişmesinden daha önemli olduğunuda görüyorum.
Sizin için yazı yazmanın bir şeyler anlatmaya çalışmanın havanda su dövmek olduğunuda biliyorum, ama ben yinede bir daha yazacağım ve anlatacağım.
Ak parti iktirada geldiği zaman belli bir kurgu ile geldi. Bu kurgunun en önemli kısmı tarikatlar cemaatler ve dini kesimlerdi.Bunların en karakteristik özelliği Cumhuriyet rejimiyle, Atatürkle, Devletle, Medeniyetle bilimle kavgalı olmalarıydı. Dincilikte çok büyük rant vardı. Sorgu yoktu şüphe yasaktı verilecekti. Olmazsa şantajda vardı. Bu rant kaybedilemezdi. Taaa İngilizlerden beri bunların yanında yönünde arkasında önünde içinde dışında bir yerlerinde dış istihbarat elamanları vardı. Olmasada olurdu. Zaten otomatik olarak Devlet düşmanmış gibi görülüyordu. Millet yoktu ümmet vardı. Bir çoğuda kürtlerde müslüman onlarında hakkı verilmeli pozisyonundaydı. Hatta fedarasyon bile olabilirdi. Türklükle ilgili bir şey olmasında ne olursa olsundu.
İkinci önemli kesim işveren kesimiydi. Dışardaki bağlı oldukları patronları ne derse o oluyordu. Üstelik bu kesim her yeni oluşumda büyük gelirler elde ediyorlardı. Her yeni oluşumda gelen iktidar bunları elde tutmak için kesenin ağzını açıyordu. Mendereste,Demirelde, Özalda böyle olmuştu. Erdoğandada böyle olacaktı. Üçüncü önemli kesimde esnaf ve çiftçi kesimiydi bunların üstünde algı operasyonu yapmak kolaydı.
Biraz kredi biraz vergide oynama, birazda osmanlı şu bu dedinmi bir iki hikaye uydurdunmu oluyordu. Dördüncü önemli kesim basın yayındı. Her ne kadar Ak parti karşıtı gibi görünselerde göbekleri dışarıya bağlıydı. Bir işaretle Ak partinin karşısındaki engeller yerle bir ediliyordu. Ak partinin önü açılıyordu.
Ak parti iktidar oldu. Malum paylaşımlar oldu malum şeyler yaşandı. Herkes daha fazla pay kapmak iktidarda daha fazla etkili olmak istiyordu.
Amerika akıllanmış, işi çok sıkı tutmuştu. Birinci körfez savaşındaki hayal kırıklığını yaşamak istemiyordu. Türkiyeyi bütün zerreleri ile eline almak istiyordu. Ele almalıydı ki güvenemediği Türkiyenin yanında emir kulu kürdistanı kurabilsindi.
Görev fetöye verildi. Fetö öne çıkarıldı. Fetö sadakatini dış devletlerdeki casusluk faaliyetleriyle ispat etmişti. Fetöcülerin tabiriyle kaleler bir bir zaptedilmeye başlandı. Ordu kalesi,eğitim kalesi,sanayi kalesi derken cumhurbaşkanlığı kalesi son kale olarak kalmıştı. O da Abdullah Gülle fethedilmişti. Artık Türkiyede her hangi bir yerde sinek uçsa fetö üstünden ABD biliyordu. Devlet işgal edilmişti.
İktidar farkına varmasada diğer dini guruplar işverenler basın yayın vs ayaklarının altından toprağın kaymaya başladığını anlamışlardı.
Fetönün durdurulması lazımdı, ama nasıldı? Kavga başladı.
Ak parti uyandı.
Bunu gören fetö gaza bastı. Polis ve adliye eliyle kansız bir darbe yapmak istedi. Olmadı.
Artık kartlar açılmıştı. Oyun açıktan oynanıyordu.Erdoğan herkese rağmen Cumhurbaşkanı seçilebilmişti.ABD geri adım atmadı. Fetö iyice çirkinleşti. Her yola baş vuruyordu. Davutoğlu başbakandı. pkk ne derse onu yapıyordu. Sanki fetönün başındaydı. A. Gül Erdoğana cephe almış gezicilerin yanında yer almıştı. Acayip acayip şeyler oluyordu.
Kavgada finale gelindi. 15 Temmuz 2016 da fetö devlet benim dedi.
Erdoğan, Devlet bey ve vatansever insanlar dur dedi. Türkiyenin işgali önlendi.
Önlendide neyin ne olduğu belli değildi.Kim kimdi? Ne neydi? Cumhurbaşkanı seçilmişti dayandığı kanun yoktu. Devlet alt üst olmuştu. Her an iç karışıklıklar çıkarılabilirdi. Fetönün devlet içindeki kadrolarının yardım ve gözetiminde Davut oğlunun şaşkınlığında pkk bütün Güney Doğu Anadoluyu silahlarla cephanelerle, tünellerle kanallarla, barikatlarla siperlerle mevzilerle donatmıştı. Her an ABD haydi bağımsızlığını ilan et diyebilir onlarda ilan edebilirdi. ABD de Türkiyeyi pkk eliyle bir güzel işgal edebilirdi
Yalnız Erdoğan bu durumda bu şartlar ve zorluklarla baş edebilirmiydi. Mümkün değildi. Baş edemezse ne olurdu.
pkk kürt devletini ilan ederdi. Hemende yirmi otuz devlet tarafından tanınır hemen birleşmiş milletlere üye yapılırdı. Türkiye pkk ile savaşmaya daha doğrusu abd ile savaşmaya çalışırdı. Netice ne olurdu? Sadece pkk ile savaşılsa kazanılabilrdi. Daha tam ayıklanamımış fetöcüler devreye girer yer yer çatışmalar olur sonuda dış güçlerin müdalesi ile iç savaş olurdu. Netice ne olurdu? Vallaha yazmaya elim varmıyor.
Ne yapılmalıydı?
Birisinin bir şeyler yapıp bu korkunç ihtimalleri önlemesi lazımdı.
O birisi Devlet Bahçeli oldu.
Her şeyini ortaya koyarak, şahsı ve MHP nin yok olması pahasına dediki Devletin ayakta kalması lazım. Gün sen şunu dedin ben bunu dedim günü değil. Bunları bir kenara koyalım hatta sineyede çeklim. Devletin ve vatanın zarar görme ihtimali var denildi.
Getirin Anayasa teklifinizi biz yardımcı olalım. Anayasa çıkarılsın. Cumhurbaşkanlığı hukiki boşluktan kurtulsun meşru zemine otursun.
Anayasa çıktı. Cumhurbaşkanlığı ve devlet meşru zemine oturdu.
Sn. Bahçeli Devletin ve Milletin bekasını ve bütünlüğünü tehdit eden düşman unsurlarla mücadele edecekseniz biz sizi hiç bir karşılık beklemeden destekleriz dedi. Eğer isterseniz bu desteği karşılıksız bir birlikteliğe dönüştürüp Cumhur ittifakını kurabilir Devlet ve Millet için daha belirli daha hukuki bir zeminde çalışma içinde olabiliriz dedi.
Oldu.
Güney doğu temizlendi. pkk nin ve fetönün yıllardır hazırladıgı planlar ve her şey yerle bir edildi. Ülke güvenliği için ABD ve Rusyaya rağmen Irakın ve Suriyenin kuzeyine girildi pkk nin ve fetönün beli kırıldı. Artık tehdit olmaktan çıktı.
Şimdi soru şu
Bu günkü durummu iyi?
Yoksa Erdoğanla didişip yalnız bırakıp hatta düşürüp ülkeyi bilinmeyene götürmekmi daha iyi olurdu? pkk nin yanbaşçılarıyla ortakmı olunmalıydı?
Eğer bu soruyu kendinize soramıyorsanız size denecek bir şey yok.
Kıymetli şeylerin bedeli ağır olur.
Devletin, Milletin ve vatanın bedeli ölçüsüzdür. Ne kadar gerekiyorsa o kadar ödenir. Devlet Bey bu bedeli ödemeye canı gönülden razı oldu.
İşte sizin muhayyilenizin almadığı şey bu.
Sizin için devlet maaş aldığınız bankamatik.
Sizin için vatan aldığınız arsa veya tarla.
Sizin için millet sokaklardaki sıkışınca başka ülkelere sıvışacak kalabalık.
Yinede sizin bu kadar düşüncesiz olduğunuza inanamıyorum. Üniversiteler bitirdiniz demekki zekisiniz.
Galiba kin ve haset çıkar ve menfaat sizin içinizi karartmış.
Birde vicdanınızı hatırlayınız. Onada ara sıra danışınız.
Unutmayın bu gün tehlikeden uzak güven içinde yaşıyorsanız. Sövmek için eynere durduğunuz Devlet Bahçeli ve MHP sayesinde yaşıyorsunuz.
Tabi bilene anlayana.
BİR DAHA ANLATAYIM
Yayınlanma :
21.06.2021 20:54
Güncelleme
: 21.06.2021 20:56
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: