Bu bir şiir değil. Manzume:
KEKLİK İDİM DAĞLARDA
Keklik idim dağlarda, şahin gün göstermedi;
Bülbül oldum ötmeye, karga fırsat vermedi.
Turna idim göklerde, görmedim konacak göl;
Postada güvercindim, önümden kayboldu yol.
Papağandım konuştum, terzi dilimi kesti;
Yelken oldum gemiye rüzgâr hep tersten esti.
Ceylan idim sahrada, aslan enseme çöktü,
Sırtlan sürüsü gelip kızıl kanımı döktü.
Horoz oldum sabahtan, akşama gitti başım;
Sen kumrusun dediler, bitmedi hiç telâşım!
Tavşan olayım dedim, arkamdan koştu tazı,
Huzurlu bir şekilde geçiremedim yazı.
Serçe idim bir köyde, derviş kanadım kırdı;
Şikâyet ettim şeyhe, derviş sıtkın sıyırdı.
Küheylanlık denedim, ağır yükler sardılar;
Sen ırgatsın diyerek kesin hükme vardılar.
Saksağan olsam dedim, topallama dediler,
Nerede hakkım varsa birer birer yediler.
Balık idim sularda, çıkardılar kavağa,
Kedilik rahat dedim, bıraktılar bir dağa.
Leylek oldum gagamı fazla uzun buldular,
Kaz olunca tüyümü teker teker yoldular.
Ördektim göl ararken, kupkuru çöle düştüm;
Galiba sonu gelmez, engelli yola düştüm.
Ne olsam kâr etmedi, rahata eremedim;
Hayatta bir gün olsun güzel gün göremedim.
Bozkurtluğu denedim, kavuştum özgürlüğe,
İşimi kendim gördüm, tez alıştım hürlüğe.
12.12.2020 F. KARATEPE