“Kuşsever bir adam, kuş pazarına gitmiş. Çok güzel konuşan bir papağan hoşuna gitmiş. Sormuş:
- Papağanı kaça satıyorsunuz?
Satıcı fiyatını açıklamış:
- Üç bin lira!
Kuşsever adam fiyatı çok pahalı bulmuş. Özelliğini öğrenmek için sormuş:
- Nedir bu papağanın özelliği?
- Bu papağan çok güzel konuşur. İstediğin türkü ve şarkıyı makamıyla söyler!..
Kuşsever, bu papağanı almaktan vazgeçmiş. Daha küçük bir papağanı göstererek, onun fiyatını sormuş. Satıcı:
- O papağan beş bin lira!.. demiş.
Kuşsever bu kez onun özelliğini sormuş. Satıcı izah etmiş:
- O papağan, Türkçe, İngilizce ve Arapçayı bilir ve diller arasında çeviri yapar!..
Kuşsever bu kez de kenardaki papağanı göstermiş. O papağının kafasındaki tüyler dökülmüş, kanatları düşmüş, hayatından bezgin bir görüntüsü varmış.
- Şu papağan kaç lira?..demiş.
- Onun fiyatı on bin lira!.. demiş, satıcı.
Peki onun özelliği nedir demiş kuşsever. Satıcı söylemiş:
- Bu iki papağan ona HOCAM diyorlar!..”
Yıllarca Hocam, Hocam, Hocam!.. dediniz!
Değerini artırdınız. Şimdi değersizleştirmeye çalışıyorsunuz! Suçun yarısı da sizde değil mi yahu?..
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!