Bayan sürücüleri herkes küçümser. Hatta karikatürlerde, resimlerde bayan sürücülerin yaptıkları şakavari bile olsa küçümsenerek anlatılır.
Bazen park ettiği aracının konumunu, bazen de kaza yaptığı anın durumunu bile espiri konusu yaparız. Ve, bütün bunlara “Neden bayanları küçümsüyoruz” diye hep şüpheyle ve üzüntü ile yaklaşmışımdır.
Ta ki, başıma bir olay gelene kadar.
Ve gerçekten, bayan sürücülerin trafikte çok dikkatsizce araç kullandığına, kaldırımda yürüyen yayalar gibi, çok rahat –istedikleri mekana park etme lüksü dahil- hareket ettiklerine şahit olduktan sonra, gerçekten “ateş olmayan yerden, duman çıkmaz” misali karikatürlere ve resimlere inanmaya başladım.
Efendim…
Hani, geçenlerde hafif yağmur yağdı ya ? O gün yağmur altında gazetemizin baskı kalıplarını matbaaya verip tekrar gazeteye dönerken, Bayramyeri istikametinden Hastane Caddesi’nden Saltak Caddesi’ne çıktığımda, arkamda bir bayan sürücü de seyrediyordu. Yanında da erkek arkadaşı vardı.
Neyse efendim, ben gazetemizin bulunduğu apartmanın önüne park etmek için; sağ şeride geçmek için hemen hemen 50 metre mesafeden dönüş sinyalimi verdim. Ağır ağır ilerliyorum. Dönüş mevkiine geldiğimde, henüz direksiyonu kırmıştım ki, arkamda acı bir fren sesi duydum.
Ne olduğunu anlamadan, her şeyi unutarak yolun ortasında durdum. Baktım bizim bayan sürücü otomobilini yan çevirmiş. Yolu kapatmamak için hareket ettim ve gazetenin önüne park ettiğimde bir baktım ki, erkek arkadaşı yanıma geliyor.
El kol hareketleri dayıvari….
Hiç istifimi bozmadım, ama O,
-“Kardeşim” dedi, “Bu ne biçim dönmek?”
-Ne oldu arkadaşım? Gayet nizami bir şekilde döndüm. Önüm boştu, yukarıdan gelen yoktu, arkamdan da siz gayet normal geliyordunuz. Üstelik dönüş sinyalimi de verdim. Dönmek için sizden izin mi almam gerekiyor acaba?
Erkek sustu. Bu kez, erkek arkadaşının boyundan posundan güç alan bayan sürücü, otomobilin içinden el kol hareketleri yapmaya başladı:
-Get lan işine! Öyle dönüş mü olur?
İstifimi ve moralimi bozmadan argolu konuşmasını dikkate almadan döndüm bayana;
-Kardeşim, ben normal dönüş sinyalimi verdim. Yukarıdan gelen yok ve yol boştu. Siz de ağır ağır geliyordunuz. Ben sizin, beni, takip mesafesini aşarak, dönüş sinyallerime dikkat etmeden yakından takip ettiğinizi nerden bileyim? Dedim.
Bayan sürücü, hiçbir şey demeden bastı gaza. Az gitti ki, erkek arkadaşını hatırladı. Durdu. Ve erkek arkadaşını da alarak tekrar gaza bastı ve gözden kayboldu. O an, oralarda bir trafik ekibi olsaydı kesinlikle – ağır ağır gitmekten!- ceza yerdi.
İşte böyle…
Hem suçlu, hem güçlü. O anda otomobil içinde kim bilir erkek arkadaşı ile ne konuşuyordu ki, sinyallerime dikkat etmedi. Ve baktı, ben – aslında dönüş için yavaşlamıştım ya- yavaş gidiyorum. “Geçivereyim” diye, gaza bastı, bende dönmüş bulundum, her halde:!. Acı fren sesi ondan kaynaklanıyor…
Bu olaydan sonra, yollar da bayan sürücü gördüm mü, aracımı kenara çekiyorum ve bayan sürücünün uzaklaşmasını bekliyorum. Sonra yola koyuluyorum.
Hele, son zamanlarda lüks otomobillerde – hatta günümüzün modası 4x4 jeepler de- türbanlı bayanlar çoğaldı. Hangi cadde veya sokaktan geçerseniz geçin, mutlaka böyle birisine toslarsınız.
Hele, bir de okulda okuyan çocukların, okula bırakılması, okuldan alınması bayan sürücülere bırakılmışsa; siz siz olun, kesinlikle okulun bulunduğu caddelerde 20 veya 30 ile seyredin. Çünkü önünüzdeki bayan sürücü arkadan veya önden geleni hiç görmeden aniden yolun ortasında carrtttt diye durup, çocuğunu alabilir. Ve siz, eğer –azıcık- hızlı gidiyorsanız, kesinlikle toslarsınız..
Bunu bildiğim için, artık mümkün mertebe trafiğe çıkmamaya özen gösteriyorum. Mecbur kalmadıkça da, çıkmıyorum zaten.
Keşke….
Tenha yollarda çevirme yapan Trafik polisleri,
Ana caddeler üzerinde rol kesen Belediye’nin trafik zabıtaları…
Hani şu, Ana caddeler üzerinde lüx otomobilleri es geçip, garibanın otomobiline durmadan ceza yazan trafik zabıtaları bunları görse de…
Trafiğimize Maşallah dedirten bayanlarımızın ehliyetlerini nereden aldıklarını sorsalar.
Sorsalar da, biz de otoban (!) kadar geniş olan şehir içi yollarımızda onlara toslamadan yolumuza devam etsek….
Ne deyim?
Allah bize sabır, bayan sürücülerimize hayırlı yolculuklar versin.