Denizli Toplu taşıma meselesi, otobüslerin güzergahlarının uzaması, bazı güzergahların kaldırılması sebebiyle İstanbul’u bile geçti. İnsanlar artık çile çekilen toplu taşıma yerine, yürümek veya özel otomobillerini kullanmaya başladı. Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Daire Başkanlığı, kendi elleri ile Denizli trafiğini yoğunluktan kurtaralım derken, yoğunluğa itti.
Bulunduğum, daha doğrusu ikamet ettiğim mahallemde yeni uygulamaya geçilmeden önce otobüs duraklarında en fazla 15 dakikadan fazla beklediğimi hatırlamıyorum. O zamanlar otobüslerin aynı anda ardı ardına gelmesi vatandaşların tepkisini çekse de, duraklarda yığılma olmadığı için insanlar mutluydu ve özel otomobillerini kullanmıyorlardı. Toplu taşıma öğrencilerin okuldan çıkış saatleri haricinde gerçekten hem doluluk oranı olarak normal oluyor, hem de büyük boyutlu tartışmalar yaşanmıyordu.
Ancak, yeni uygulama ile, enaz 45 dakika duraklarda otobüs bekleniyor. Yığılmalar oluyor ve gelen belediye otobüsleri dolu olduklarından, mahallemizdeki gibi ara duraklardan binenler mecburen ikinci otobüs gelmesi için 45 dakika daha beklemek zorunda kalıyor. Bu durum insanların neredeyse 2 saatlerinin kaybolmasına sebep olduğu gibi, sinir stres ise cabası.
Üstelik, otobüslerin küçültülmesi de halkın tepkisine neden olmaktadır. Vatandaşlar “Hem güzergahları uzatıp, seferlerde eksiltme yapacaksınız, hem de otobüsleri küçülteceksiniz; bu Denizli halkına hakaret, aynı zamanda trafik sıkışıklığını önlemek için atılan adımların kesilmesi demektir” diyerek, otobüs seferlerinin hiç olmazsa belirli saatllerde yığılmaları önlemek için “ek sefer” konumunda desteklenmesini istiyorlar. Belediye otobüslerine üçretsiz binen yaşlılarında gün içerisinde, trafiğin sıkışık olduğu saatlerde ücretli binseni isteyen vatandaşlar, “İyi güzel de; hiç olmazsa geziye çıkanlar önlenir” diyorlar.
Haklılar.
Dikkat ettiyseniz, özellikle soğuk ve yağışlı günlerde araç sayısı yollarımızda artmaktadır. Özellikle yağışlı günlerde yollarımız trafik keşmlekeşliği içinde kalmaktadır. Uzun otomobil kuyrukları ışıklarda kuyruk bekler gibi ağır ağır ilerlemektedir. Bu durum bile belediye otobüslerinin toplu taşıma konusunda geri kaldığını, yeni güzerhgahlar ile ilimizin toplu taşımasını kaldıramadığını göstermiştir.
Nüfusu 1 milyonu geçen ilimizde, elbette yeni güzergahların açılması kaçınılmazdır. Ama eski güzergahları uzatarak, otobüsleri küçülterek bu mesele çözülemez. Aksine tasarruf yapacağız diye başlanılan bu uygulama ile kendi ayaklarınıza sıkarsınız. İnsanlar otobüs duraklarında sinir stres içerisinde otobüs beklemekten bıkmış durumdadır. Bunun çaresi bulunmalıdır.
Bu durumda Akıllık duraklar veya internet üzerinden otobüslerin gelişy saatlerini bilmek bile, çağ atlamayı gerektirmiyor. Çünkü insanlar, teknoloji ile birlikte otobüslerin duraklara erken gelmesini istemektedirler. İstanbul gibi büyük metropollerde yaşanan uzun kuyrukların ve geç gelen otobüslerin, büyük kentlere oranla küçük olan ilimizde yaşatılmasını kabul edemiyorlar. Bu da, Büyükşehir tarafından yapılan bütün güzel olayların kaybolmasına sebep olmaktadır.
Başkan Zolan’ın ilerleyen günlerde bu duruma çare bulacağını sanıyorum. Çünkü “herşey Denizli için” diye başlayan bir Denizli sevdalısı başkanın şehrine bu durum yakışmıyor. Tıkır tıkır işleyen bir sistemin, uzatılan güzergahlardan geç gelen otobüsler ile bozulmasına izin verilmemeli.
Sistem bozulursa, otobüsler geç gelir, insanlar küçük de olsa mağdur olursa; Denizli’de ahenk kalmaz ve her şey alt üst olur.
Benden söylemesi..